Liderlik burada başlar.

Pozitif Beklentilerin Önemi…

Photo by Eduard Labár on Unsplash

 

Çalışanların içindeki pozitif enerjiyi ve iyiyi ortaya çıkarmak için yapılması gereken en basit yaklaşım: Pozitif beklenti ve yaklaşımlardır. Peki, pozitif yaklaşımlar ve beklentiler içinde olmak sizin için ve diğer kişiler için ne kadar etkili olabilir?

 

Bir gün, lojistik müdürü olarak bir teklifle ilgili sunum hazırlıyorum. Geriye dönüp baktığımda o atmosferi kimseye de tavsiye etmiyorum. Çünkü sunuma başlamadan önce hazırladığım taslak üzerinde koordine ederken olumsuz tavırlar içinde aldığım cevap “Yapabileceğin en iyi şey bu mu?” “Verilere göre olasılıklar içinde yapılabilecek en doğru öneri bu olmalı. Ama biraz düzeltme yaparak iyileştirebilirim. Biraz daha üzerinde çalışabilirim.” diye yanıtladım. Bir sonraki, sonraki, hatta sonraki de. Git gel şekilsel küçük düzeltmelerin olduğu, takribi 7-8 taslak. Zamanın gittikçe daraldığı anlarda sonuncuyu hazırladım. Biraz ümitsiz ve biraz da öfkeyle “Yapabileceğim, en iyi çalışmanın bu olduğunu biliyorum. Artık bir kelime daha iyileştiremiyorum” dedim. Bana baktı ve “Bu durumda şimdi toplantıya ve sunuma hazırız” dedi. 

Düşük beklentilerin getirdiği rahatsızlığı

Bir yönetici veya lider mükemmel bir insan olabilir. Ancak kendi ekibinin veya personelinin beklentilerine cevap vermekten uzak olmamalı. Özellikle kişilere yaklaşımı veya konulara bakış tarzı, yaklaşımı olumsuz olmamalı.

İnsanların, ne ürettikleri veya nasıl yaptıkları önemli değil. Ama alevli çemberlerle dolu bir sirk halkasının içinden atlamak zorunda kalacaklarını bildiklerinde, bir süre sonra ilk çalışmalarını veya taslak modelleri mükemmel yapmaya çalışmazlar. Spor kulüpleri veya site yönetim kurul seçimlerini hepimiz biliyoruz. Seçim tarihi vardır ve bir de yedek gün. Genellikle ilk toplantı günü çoğunluk sağlanmaz ve ikincisinde seçimler yapılır. Çünkü birincisinde nasılsa çoğunluk sağlanmayacak diye bir görüş vardır. Ve genellikle de öyle olur. Bu arada teklifle ilgili sunum görevini ilk aldığımda arkadaşlarım düşük beklenti ve olumsuz düşüncelerle karşılaşacağımdan gülerek bahsetmişlerdi.

Peki, ne yapabiliriz? Evet, “Pozitif beklentiler ve yaklaşımlar

Pozitif beklentiler, ofiste, ilişkilerde ve yaşamın diğer alanlarında bize her zaman ve her konu da yardımcı olabilir. Gerek özel gerekse iş yaşantımda her zaman olumlu beklentiler içinde “Hem size verdiğim görevlerin yapılması hem de alacağınız inisiyatifler konusunda güvenim tam” düşüncesini uygulamaya çalıştım ve uyguladığımı da düşünüyorum.

Tüm etkili liderler gibi, olumlu beklentileri yansıttığımızda, insanlar da genellikle beklediğimiz performansı hatta daha da iyisini yapmak istiyor. Eğer onlara güven duyarsak, bizi hayal kırıklığına uğratmak istemezler. Daha fazla çaba, daha fazla özen ve dikkat gösteriyorlar. Birbirlerini uyarıyor, destek oluyorlar.

Olumlu beklentileri arttırmanın yolu var mı? Neden olmasın!..

Bu konudaki eksikliğimiz olduğunu düşünüyorsak olumlu beklentileri geliştirebiliriz. Bunu gerçekleştirmek için de şu dört etkene dikkat etmeliyiz. Bu önerileri uyguladığımızda insanların daha pozitif olduklarını ve olumlu yanıt vermelerine tanık oluruz.

  • İnsanlar ve fikirleri hakkında olumlu düşünün. Bu, bir inanç sıçraması olabilir. İnsanlar karşıdan gelen yaklaşımlara karşılık verme eğilimindedir. Kişilerde kusur aramak yerine başarılarını, iş birliğini, uyum veya benzeri diğer özelliklerini öne çıkaralım. Hatta oluşturulmasına yardımcı olabileceğimiz saklı güçlerini, hatta farkında olmadıklarını ortaya çıkarmasına yardımcı olalım. Unutmayalım ki her çalışan organizasyonun yapı taşlarından biridir.
  • Onları olduklarından daha büyük görün. İnsanlar genellikle olduklarından daha az yetenekli olduklarını düşünür. Birçok insan alçakgönüllülük, mahcup olmamak, çekimserlik, özgüven eksikliği, utangaçlık vb. nedenlerle kendilerini daha az öne çıkartmaktadır. Veya daha baskın karakterde olan kişilerle çalışıyordur. Dolayısıyla, sahip oldukları yetenekleri görmelerini sağlamak için onları yönlendirmeli, sohbetler yoluyla öğrenerek, ortaya çıkarmalıyız. Çünkü her çalışan, işletmemizin uzun vadeli bir yatırımıdır.
  • Şeffaf olmalı ve düşüncelerinizi paylaşın. Gerektiğinde beklentilerimizi paylaşmalıyız. Onlara ellerinden gelenin en iyisini yapmalarını umduğumuzu belirtmeliyiz. Ve bunu hissettirmeliyiz. İnsanları kaybetmek veya kazanmak kolay veya zor olabilir ancak kazanmanın verdiği duygu ve karşılığı diğeri veremez.
  • Başkalarının daha iyi yapabileceğini de varsayın. Bazı şeylerde çok iyi olabiliriz fakat her şeye yetişmemiz, her konu da bilgimizin olması gerçekten zor. Özellikle bulunduğumuz noktadan o an dışarıda yaşanan atmosferi anlamamız kolay değil. Birkaç alandaki yeterliliğimizin, başkalarının en iyi çabalarını reddetmemizi kolaylaştıran kibirlenmeye yol açmasına izin vermemeliyiz. O çalışanların hepsi iş birliği için var. Biraz olumlu takviye ile düşündüklerimizden daha da fazlasını ve inanılmaz şeyler yapabilmek mümkün.

Bu beklentileri doğrudan veya dolaylı olarak yansıttığımız zaman, kişilerden de beklediğimiz karşılığı alırız. İnsanların içindeki en iyiyi ortaya çıkarmak istiyorsak, başarılı olmak için onların zihnine beklentilerimizi yerleştirmeliyiz.

İnsanlarda kusur aramamalı. Geliştirmesine yardımcı olabilecek güçlü yönlerine ulaşmalıyız. Ama şu iki soruya da dürüstçe cevap vermemiz gerekir: Gün boyu karşılaştığım insanlardan ne gibi beklentilerim var? İlişkilerimizi nasıl etkiliyor?

 

Karşılaştığınız olumsuz beklenti veya olayları, izlenim veya düşüncelerinizi burada paylaşarak konuyu daha da derinleştirmek ister misiniz?  

Bir yorum ekleyin

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir